Page 44 - Annonce No 1
P. 44

için. Bazı insanların ise hobisi, ruhunu dinlendirdiği  başında  da  dediğim  gibi  aslında  her  insan  bir
        bir  alan  olmuş.  İnsanların    dış  dünyadan  oyuncudur.  Bazı  inançlar  kader  der,  bazıları  da

        tamamen koptuğu, Çehov’un deyimiyle “gelince  verdikleri  kararların  sonucudur  ama  herkes  öyle
        paltomuzu  vestiyere  astığımız”  bir  dünya  olmuş.  ya  da  böyle  bir  hayat  yaşar.  Oyunların  içindeki
        Ama  en  önemlisi  dışarı  çıktığımızda  paltonun  karakterlerin  de  bizim  görmediğimiz  bir  geçmişi
        altına giyilen bir kazak gibi olmuş. Öğrendiklerimiz,  vardır.  Çünkü  genelde  bütün  hikâyeler  evin
        fark  ettiklerimiz  ile  bizi  sarıp  sarmalayan  bir  şey  testisinin biri tarafından kırıldığı, ülke genelinde gün
        olmuş  aslında.  Çok  sevdiğim  bir  eğitimcinin  içinde kullanılacak kelime sayısının kısıtlanması, bir
        sözünün ne kadar doğru olduğunu aslında şu an  zangocun acemi bir diş doktorunun eline düşmesi

        fark ettim. “Tiyatro kadındır. Doğurgandır; yaratıcı,  gibi normale aykırı bir durum gelişmesiyle başlar.
        geliştiricidir.  Bir  anne  gibidir  yani.  İlla  doğurmaz  Kısacası  hayatı,  ihtimalleri,  hiç  tanımadığımız
        yanlış anlaşılmasın ama şekil verir insana. Değdiği  insanların  iç  dünyalarını  birkaç  saatlik  kesitlerle
        yer çiçeklenir.”                                       bize  sunar  tiyatro.  Kişinin  empati  yeteneğini,
                                                               bakış açısını ve belki de hayal dünyasını geliştirir.
        Aslında hayatın tiyatroya etkisini küçümsememek  Dolayısıyla evet tiyatro hayatın aynası değil ancak
        lazım.  Evet  tiyatro  hayatın  çok  daha  ötesinde,  kötü bir taklididir.
        çoğu  zaman  daha  gerçektir  ama  hayattan  ve  “Tiyatro  aşka  benzer.  İnsanı  hazin  hazin  ağlatır.
        onun özünden faydalanınca tiyatro olur. Geçen  Ama verdiği acının gücünde bir başka tat bulunur.

        yılların, yaşanmışlıkların küllerinden meydana gelir  Tiyatro evrene benzer. İnsanı doya doya güldürür.
        tiyatro.  Tiyatroda  gördüğümüz  yeniliklerin  hepsi  Ama yansıttığı tuhaflıklar, gülerken ağlamak için
        aslında geçmişten gelen birikim ile ortaya çıkar.  istekler doğurur.” Namık Kemal
        Kendi içinde gerçek hayatta bazen yeteri kadar
        göremediğimiz  bir  romantizm  görürüz.  Daha
        duyguludur  bazen.  Ama  aslında  unutulmaması                                             Ayşe Selin Yanar
        gereken  çok  önemli  bir  şey  var.  Yazımın  en
















                                                                                                                    43
   39   40   41   42   43   44   45   46   47   48   49