Page 18 - Annonce Dergi | İzmir Özel Saint-Joseph Fransız Lisesi
P. 18
DOYUMSUZLUK
İnsanlığın sonunu getirecek en büyük şey nedir? Felaketler, bu doyumsuzluk dediğimiz şey nasıl olacakta insanlığın
savaşlar, siyasi veya ekonomik sorunlar. Hiçbiri değil sonunu getirmeyi başaracak? Öncelikle ben bu konuya biraz
çünkü bu dış etkenlere gerek kalmadan insanlar kendi farklı bir yerden bakmak istiyorum. Teknolojiyle birlikte
kendilerinin sonlarına zemin hazırlıyor zaten. Doyumsuzluk günümüzde hızına yetişemediğimiz bir sürü yenilikler
kavramı çok geniş bir kavram. Kısaca daha fazlasını isteme, oluyor bunlardan biri de robotlar. İnsanlarla kıyasla daha
elindekiyle yetinmeme olarak açıklayabiliriz. Eksileri güçlü, sağlam ve çevik olan, bir insanın hayatı boyunca
olduğu gibi artıları da var fakat kontrolünü kaybettiğiniz öğrenemeyeceği bilgiye tek bir tuşla bir saniyeden de kısa
zaman sizi yiyip bitirecek bir şey. Mesela işinizde bir başarı bir sürede öğrenebilen, insanların gündelik yaşantısında
sağladınız ve bir üst sekmeye yükseldiniz ama bu sizin yapabildiği her şeyin aynısını yapabilen ve bunları yaparken
hedeflerinizin isteklerinizin altında kalıyor belki de daha de hiç yorulmayan bu robotların insanlardan farkı ne? Şu
fazla potansiyeliniz olduğunu düşünüyorsunuz ve bundan an için değil belki ama ilerisi için robotların hayatımızda
daha fazlasını kendinize hak görüyorsunuz, bu başarı çok fazla yeri olacağını düşünüyorum ve bu aslında iyi bir
size yetmiyor daha iyisi için çalışıyorsunuz hedeflediğiniz şey olarak düşünülse de değil çünkü bunda da sınırlarımızı
konuma geliyorsunuz, hayaliniz gerçekleşti. Birkaç hafta koruyamıyoruz maalesef. Mesela şöyle düşünün siz bir
geçmeden sıkılıyorsunuz uğruna gece gündüz çalıştığınız, iş sahibisiniz ve çalışan arıyorsunuz, performansı hiç
hayaller kurduğunuz, kendinizi yıprattığınız o iş artık size düşmeyen, günlerce çalışıp ancak yapabileceğiniz bir işi tek
sıradan geliyor ve zevk vermemeye başlıyor. Kendinizi gece de yapıp üstüne daha da iyisini sunabilen, hata yapma
diğer çalışanlarla karşılaştırıyorsunuz, ben niye onun oranı çok düşük olan bir robotu mu alırdınız yoksa bunları
yerinde değilim? Üstünüzde sizi yöneten insanların olması bu kadar rahat yapamayıp size vakit kaybettirecek bir insanı
zor geliyor, yönetilen değil yöneten olmak istiyorsunuz. mı? Baktığınızda ne güzel işte insanların çalışmasına gerek
Artık sizin isteklerinizden ve hayallerinizden iz kalmamış, kalmayacak diye düşünülebilir bu ama sorun da tam olarak
sadece birilerinin ayağını kaydırmaya odaklanmışsınız bu zaten. Mesleklerin yok olması demek bu, insanlara
onda var da bende niye yok diyorsunuz ve sonunda dönüp ihtiyacın kalmaması. Günümüzde bile bu kadar meslek ve iş
kendinize baktığınızda tanıyamıyorsunuz, değişmişsiniz, seçeneği varken hala işsizliğin önemli bir problem olduğunu
kim olduğunuzu, ne istediğinizi unutmuşsunuz. Her şey düşünürsek bu robotlar karşısında insanlar geçimlerini
ufak bir hırsla başlayıp koca bir karadeliğe dönüşmüş sanki, sağlaması daha da zorlaşacak. Özetle gelişmek, geliştirmek,
doyumsuzluk karadeliğine. Hayatımızın çoğu alanında ilerlemek, değişmek bunlar çok hoş şeyler sadece nerde
sıkça rastlanan bir örnek aslında. İyi niyetlerle başlayıp durmamız gerektiğini unutmamamız gerekiyor.
işin sonunda gözü hırstan dönmüş birine dönüşmek. Peki,
Alanzu Topuzoğlu
17